9 Şubat 2016 Salı

İçimizdeki Kış

 Ağaçlara benziyoruz zaman zaman. (Hayır odunluğumuzdan değil hemen aklınıza bu mu geldi yani). Mevsimlere göre değişiyor yalnızlığımız. Bahar bahçeyken, çiçekler açarken ne kadar da kalabalık oluruz. Hani ağaçları bu dönemlerinde kuşlar, insanlar yalnız bırakmaz ya aynen bizi de etrafımıza mutluluk saçarken kimse yalnız bırakmaz. Sürekli mutluluğumuzu paylaşırlar. Eksik olmasınlar. (Yazar noktalama işaretlerini birbirine karıştırdı bu yazıda, bulduğu yere virgül koydu, gözardı ediniz.)


   Fakat her şey sonbahar gelene kadar. Yapraklarını döken ağacın dalında ne kuş kalır, ne de yanında insan. Bizim gibi. Kötü zamanlarımızda yanımızda birini bulmakta zorlanırız. Yapraklarımızı dökerken yanımızda bahardan kalma bir kaç kişi varsa ne mutlu. Zira bütün yapraklar döküldüğünde onlar da kalmayacaktır. Belki sonbahar sever bir kaç dost.


   Sonbahardan bile daha acı, daha dip yaşatan mevsim ise kış'tır. Üşütür. Sonbahar severlerde uzaklaşır yanından. Soğuktur çünkü. Daha acıdır,acıtır. Her kişinin harcı da değildir kışa ulaşmak. Zordur. Yara bere içinde kalmıştır, içinizdeki çocuk. Tabi o da büyümediyse. Her şeye rağmen çocuk kalabildiyseniz güçlüsünüzdür. O hengameden çocuk kalarak çıkabilmek ne büyük zaferdir.


   Kışta kalanlara selam olsun. Biz ancak birbirimize tutunarak çıkabiliriz baharlara. Hep bahar bahçe olanlar bizi ne anlasın? Kendinize iyi davranın.


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder